Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

8 Eylül 2011 Perşembe

Aydınlanma Dediğin..



Mükemmel olmak düşüncesi, eksik olduğun inancının bir tepkimesidir. Bu eksik olma hali, yuvadan, özünden kopuşun varlık bilincindeki ilk travmasıdır. Yolculuğun boyunca kendini “tamamlamak” için diğerlerinden enerji çalarak, onları domine ederek yataydan beslendin. Kayıp ve kazanç döngüsü içerisinde, kendi enerjinin çalındığı ve kurban olma halini deneyimlediğin hallerin oldu. Ayrı ve eksik olduğun inancından yola çıktığın bu unutmuşluk hali, yaşadığın deneyimlerle bazı yargılara varmana neden oldu ve yargılarınla harmanlanmış duygu düğümleri, kendini içlerinde daha da kaybettiğin sahte benlikleri oluşturdu. İyi-kötü, doğru-yanlış kutuplarında saçaklanan bu benlikler kendi yaratımının çocuklarıdır. Asla kaybetmediğin ve her an seninle birlikte olan bir şey vardı ki; O da sana özümden üflediğim yaratma yetisidir. Bu yeti, şimdinin sonsuzluğunda sadece bir an olan bilincindeki kaymayı ( unutmuşluk halini) bire bir deneyimlemeni sağladı. Her şey yaratılmış olduğu kaynağına döner. Olmadığın hali deneyimlerken yarattığın çocuklarını olduğun halin gerçeğinde kucakla. Gerçekte, hiçbir zaman ayrı değilsin. Aradığın şey zaten sahip olduğun kendi gerçeğin. Nefesinle birlikte bunu kabul et ve içine al. Bırak zaten senin olan şey çabasızca sana aksın. Kendini “almaya” aç. Bıraktıkça alırsın aldıkça bırakırsın. Akışta olmak budur. Aydınlanma dediğin şeyin de bir illüzyon olduğunu fark ettiğin an aydınlanırsın. Ve bilirsin ki gerçek doğan zaten aydındır, aydınlığın kaynağıdır..





Sevgiyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder